Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
all time
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"all time"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Colloquial
1
Konuşma Dili
all time
s.
gelmiş geçmiş
"all time"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 115 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
all the time
zf.
hep
2
Yaygın Kullanım
all the time
zf.
her zaman
General
3
Genel
all-time high
i.
tüm zamanların en yükseği
4
Genel
all-time best
i.
gelmiş geçmiş en iyi
5
Genel
all the time of the world
i.
dünyanın bütün zamanı
6
Genel
most popular jukebox model of all time
i.
tüm zamanların en çok tutulan müzik kutusu
7
Genel
all time high
i.
en yüksek seviye
8
Genel
all time low
i.
en düşük seviye
9
Genel
reach an all-time high
f.
tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşmak
10
Genel
be at all-time high
f.
tüm zamanların en yüksek seviyesinde seyretmek
11
Genel
reach all-time high
f.
tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşmak
12
Genel
pee all the time
f.
sürekli işemek
13
Genel
get beat up all the time
f.
sürekli dayak yemek
14
Genel
be at an all-time low
f.
en düşük seviyesinde olmak
15
Genel
can't help speaking highly of something/someone all the time
f.
anlata anlata bitirememek
16
Genel
all time favorite
s.
tüm zamanların en ünlü
17
Genel
all time favourite
s.
tüm zamanların en iyi
18
Genel
all time favourite
s.
tüm zamanların en ünlü
19
Genel
all time favorite
s.
tüm zamanların en iyi
20
Genel
all-time
s.
başlangıçtan şimdiye kadar
21
Genel
all the time
zf.
sürekli
22
Genel
all the time
zf.
akşam sabah
23
Genel
all the time
zf.
mütemadiyen
24
Genel
all in good time
zf.
müsait bir zamanda
25
Genel
all the time
zf.
sabah akşam
26
Genel
all the time
zf.
hafta sekiz, gün dokuz
27
Genel
all the time
zf.
ara vermeden
28
Genel
all the time
zf.
sürekli olarak
29
Genel
all the time
zf.
ha babam
30
Genel
all the time
zf.
sürece
31
Genel
all the time
zf.
dığı sürece
32
Genel
all the time
zf.
daima
33
Genel
all the time
zf.
durmadan
34
Genel
all in good time
zf.
uygun bir zamanda
35
Genel
all the time
zf.
ikide bir
36
Genel
at all sorts of time
zf.
vakitli vakitsiz
37
Genel
all the time
zf.
ha bire
38
Genel
all in good time
zf.
zamanı gelince
39
Genel
all the time
zf.
ikide birde
40
Genel
all the time
zf.
boyuna
41
Genel
all the time
zf.
-diği sürece
42
Genel
of all time
zf.
her an
43
Genel
of all time
zf.
ne zaman olursa
44
Genel
of all time
zf.
dilediği zaman
45
Genel
of all time
zf.
her zaman
Phrases
46
İfadeler
after all this time
expr.
bu kadar zaman sonra
47
İfadeler
after all this time
expr.
bunca zaman sonra
48
İfadeler
that's all we have time for
expr.
bize ayrılan sürenin sonuna geldik
49
İfadeler
in no time at all
expr.
çok çabuk
50
İfadeler
in no time at all
expr.
çabucak
51
İfadeler
in no time at all
expr.
çabucacık
52
İfadeler
in no time at all
expr.
çok geçmeden
53
İfadeler
after all that time
expr.
onca zaman sonra
54
İfadeler
all in good time
expr.
her şeyin bir zamanı var
Proverb
55
Atasözü
third time pays for all
üçte keramet vardır
56
Atasözü
third time pays for all
allahın hakkı üçtür
Colloquial
57
Konuşma Dili
all-time
i.
tüm zamanların en yüksek derecesi
58
Konuşma Dili
greatest of all time (g.o.a.t)
i.
kulvarın en çarpıcı ismi (k.e.ç.i)
59
Konuşma Dili
of all time
s.
gelmiş geçmiş
60
Konuşma Dili
all-time
s.
rekor
61
Konuşma Dili
greatest of all time
s.
tüm zamanların en iyisi
62
Konuşma Dili
greatest of all time
s.
tüm zamanların en büyüğü
63
Konuşma Dili
greatest of all time
s.
gelmiş geçmiş en iyi …
64
Konuşma Dili
greatest of all time
s.
gelmiş geçmiş en büyük
65
Konuşma Dili
all-time high (low)
s.
tüm zamanların en yükseği/düşüğü
66
Konuşma Dili
all-time high (low)
s.
rekor seviye/en düşük seviye
67
Konuşma Dili
all-time high (low)
s.
tüm zamanların en yükseği/düşüğü
68
Konuşma Dili
all-time high (low)
s.
rekor seviye/en düşük seviye
69
Konuşma Dili
goat (greatest of all time)
expr.
gelmiş geçmiş en iyi
70
Konuşma Dili
goat (greatest of all time)
expr.
tüm zamanların en iyisi
Idioms
71
Deyim
have all the time in the world
f.
dünya kadar vakti olmak
72
Deyim
have all the time in the world
f.
çok zamanı olmak
73
Deyim
have all the time in the world
f.
istemediği kadar çok zamanı olmak
74
Deyim
in no time at all
expr.
aniden
75
Deyim
in no time at all
expr.
bir anda
76
Deyim
in no time at all
expr.
hemen/anında
77
Deyim
a good time was had by all
expr.
herkes güzel vakit geçirdi
78
Deyim
a good time was had by all
expr.
herkes eğlendi
79
Deyim
can't rain all the time
expr.
hep kötü gidecek değil ya
80
Deyim
goat (greatest of all time)
expr.
tüm zamanların en iyisi
81
Deyim
goat (greatest of all time)
expr.
tüm zamanların en büyüğü
82
Deyim
goat (greatest of all time)
expr.
gelmiş geçmiş en iyi …
83
Deyim
goat (greatest of all time)
expr.
gelmiş geçmiş en büyük
Speaking
84
Konuşma
accidents happen in surgeries all the time
expr.
ameliyatlarda kazalar hep yaşanır
85
Konuşma
have you been here by yourself all this time?
expr.
bunca zamandır burada tek başına mıydın?
86
Konuşma
it was all a waste of time
expr.
bu tamamen bir vakit kaybıydı
87
Konuşma
you can't keep doing this all the time
expr.
bunu yapmaya devam edemezsin
88
Konuşma
where have you been all this time
expr.
bunca zamandır nerelerdesin
89
Konuşma
you can't be happy all the time
expr.
her zaman mutlu olamazsın
90
Konuşma
it's the worst time of the year for all of us
expr.
hepimiz için yılın en kötü zamanıdır
91
Konuşma
I bet that happens all the time
expr.
eminim bu sürekli oluyordur
92
Konuşma
why are you late all the time?
expr.
neden sürekli geç kalıyorsun?
93
Konuşma
we're on the phone all the time
expr.
sürekli telefonlaşıyoruz
94
Konuşma
we talk about you all the time
expr.
sürekli senden bahsediyoruz
95
Konuşma
all I need is time
expr.
tek ihtiyacım olan şey zaman
96
Konuşma
time heals all wounds
expr.
zaman herşeyin ilacıdır
97
Konuşma
time heals all wounds
expr.
zaman tüm yaraları sarar
Trade/Economic
98
Ticaret/Ekonomi
all-time job
i.
fultaym iş
99
Ticaret/Ekonomi
all time bottom
i.
fiyatların veya ekonomik faaliyetlerin en düşük olduğu dönem
100
Ticaret/Ekonomi
all-time
i.
fultaym
101
Ticaret/Ekonomi
all time high
i.
fiyatların veya ekonomik faaliyetlerin en yüksek olduğu dönem
102
Ticaret/Ekonomi
all time saved both ends
i.
her iki sonuçta kazanılan bütün eylem zamanı
103
Ticaret/Ekonomi
all working time saved both ends
i.
her iki sonuçta kazanılan bütün çalışma zamanı
104
Ticaret/Ekonomi
all-time bottom
i.
iktisadi faaliyetlerin en düşük olduğu zaman
105
Ticaret/Ekonomi
all-time job
i.
tümgün iş
106
Ticaret/Ekonomi
all-time high
s.
iktisadi faaliyetlerin en canlı olduğu zaman
107
Ticaret/Ekonomi
all-time
s.
tümgün
Technical
108
Teknik
electromechanical non-specified time all-or-nothing relay
i.
elektromanyetik belirlenmemiş var-yok rölesi
Sport
109
Spor
knocking down of all pins at one time
i.
bowlingde tek atışta bütün labutların devrilmesi
British Slang
110
İngiliz Argosu
all time loser
i.
bar
Modern Slang
111
Modern Argo
agatt (all gear all the time)
i.
motor sürerken her zaman tam teçhizatlı giyinme
112
Modern Argo
ajatt (all japanese all the time)
i.
bir japonca öğrenme yöntemi
113
Modern Argo
ajatt (all japanese all the time)
i.
her zaman her yerde japonca
114
Modern Argo
agatt (all gear all the time)
i.
motor sürerken tüm güvenlik kıyafetlerini giyme
115
Modern Argo
agatt (all gear all the time)
i.
motor sürerken giyilmesi gereken kıyafetleri eksiksiz olarak giyme
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of all time
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy